We are living in the atomic age.
- Biz atom çağında yaşıyoruz.
We often hear it said that ours is essentially a tragic age.
- Biz genellikle, bizimkinin aslında trajik bir çağ olduğunun söylenildiğini duyuyoruz.
We are in the era of atomic energy.
- Atom enerjisi çağındayız.
The revolution brought in a new era.
- Devrim yeni bir çağ getirdi.
That castle was built in ancient times.
- O kale eski antik çağda inşa edilmiştir.
Salt was a rare and costly commodity in ancient times.
- Eski çağlarda tuz az bulunan ve maliyetli bir metaydı.
In this day and age, life without electricity is unimaginable.
- Bu çağda elektriksiz bir hayat düşünülemez.
He was regarded as the greatest writer of the day.
- Çağının en iyi yazarı olarak görülüyordu.
His ideas are up to date.
- Onun fikirleri çağdaş.
This magnificent cathedral dates back to the Middle Ages.
- Bu muhteşem katedral orta çağlara kadar dayanır.
That castle was built in ancient times.
- O kale eski antik çağda inşa edilmiştir.
Salt was a rare and costly commodity in ancient times.
- Eski çağlarda tuz az bulunan ve maliyetli bir metaydı.