Benim görüşüm seninkine benzer.
- My opinion is similar to yours.
Seninki de fena değil.
- Yours is not bad, either.
O bakımdan benim görüşüm sizinkinden farklıdır.
- In that respect, my opinion differs from yours.
Kendini benim yerime koy.
- Put yourself in my place.
Senin bu iş planı neredeyse çok iyimser görünüyor. Bütün söyleyebileceğim onun bir boş hayalden daha fazlası olduğunu ummamdır.
- This business plan of yours seems almost too optimistic. All I can say is I hope it's more than just wishful thinking.
Benim görüşüm seninkine benzer.
- My opinion is similar to yours.
Kaoru, şimdiye kadar en iyi tepki sizinki - büyük ödülü kazanırsınız.
- Kaoru, yours is the best reaction so far - you win the grand prize.
Sizinkinin şeklinde bir ceket istiyorum.
- I want a jacket shaped like yours.
Sizinki gibi öyle iyi bir kamera alamam.
- I can't afford such a good camera as yours.
Bizim okulumuz sizinkiyle aynı büyüklükte değildir.
- Our school was not the same size as yours.
Sanırım bunlar sizinkiler.
- I think these are yours.
Bir kaleme ihtiyacım var. Sizinkilerden birini kullanabilir miyim?
- I need a pencil. Can I use one of yours?
Benim ayakkabılarım seninkilerden daha büyük.
- My shoes are bigger than yours.
Tüm çabalarım seninkilerle karşılaştırıldığında hiçbir şey.
- All my efforts are nothing in comparison with yours.
It’s all yours.
Yours sincerely, Yours faithfully, Yours, Sincerely yours.
... about which song of yours is the most fun for you to perform. ...
... If you mouse over any photograph that's yours, we'll ...