Tom doesn't like washing dishes.
- Tom bulaşık yıkamayı sevmez.
Can you help me with the washing up?
- Bulaşık yıkamada bana yardımcı olabilir misin?
He got his car washed at the filling station.
- O, dolum istasyonunda arabasını yıkattı.
She washed her dirty hands before the meal.
- O, yemekten önce kirli ellerini yıkadı.
We'll go wash ourselves in the river tomorrow.
- Yarın nehirde yıkanmaya gideceğiz.
Can you help me wash these dishes?
- Bu bulaşıkları yıkamama yardımcı olabilir misin?
The war brought ruin to the country.
- Savaş ülkeye yıkım getirdi.
Idleness leads to ruin.
- Tembellik yıkıma yol açar.
They're going to knock down that monument.
- Onlar o anıtı yıkacaklar.
A few old buildings need to be demolished.
- Birkaç eski binanın yıkılması gerekiyor.
The shopping center will be demolished.
- Alıveriş merkezi yıkılacak.
Tom ruined his favorite shirt by washing it in water that was too hot.
- Tom onu çok sıcak olan suda yıkayarak en sevdiği gömleğini mahvetti.
Tom found his house vandalized.
- Tom evini yakılmış yıkılmış buldu.
The shopping center will be demolished.
- Alıveriş merkezi yıkılacak.
All the buildings on this block will be demolished.
- Bu bloktaki tüm binalar yıkılacak.