to-injure

listen to the pronunciation of to-injure
الإنجليزية - التركية

تعريف to-injure في الإنجليزية التركية القاموس.

disadvantage
dezavantaj

Son 100 yılın bilim ve teknoloji ve topluluğun diğer alanlarındaki gelişmeler hayat kalitesine hem avantajlar hem de dezavantajlar getirdi. - Advances in science and technology and other areas of society in the last 100 years have brought to the quality of life both advantages and disadvantages.

Diğer taraftan, bazı dezavantajları var. - On the other hand, there are some disadvantages.

wrong
yanlış

Zarfın üstüne yanlış adres yazdım. - I wrote the wrong address on the envelope.

Eğer yanlış yaparsam beni düzelt - Correct me if I am wrong.

wrong
{i} haksızlık

Bir insanı öyle kandırmak haksızlık. - It's wrong to trick people like that.

Aslında o haksızlıktan dolayı suçlu muydu? - Was he, in fact, guilty of wrongdoing?

wrong
yalancı
wrong
sakıncalı
disadvantage
zarar
disadvantage
kayıp
to injure
zarar vermek
disadvantage
at a disadvantage daha zayıf bir durumda olmak
disadvantage
be to somebodys disadvantage bir kimsenin zararına olmak
disadvantage
{i} aleyhte durum
disadvantage
aleyhte olan durum
disadvantage
disadvantaged normal sayılan menfaat
disadvantage
{i} sakınca, mahzur, dezavantaj, zarar
disadvantage
dezavantajlı olmak
wrong
{s} 1. yanlış, gerçeğe uymayan: He gave the wrong answer. Yanlış cevap verdi. We're on the wrong road. Yanlış yoldayız. We boarded the wrong
الإنجليزية - الإنجليزية
{v} wrong
{v} disadvantage