the readership of a written publication

listen to the pronunciation of the readership of a written publication
الإنجليزية - التركية

تعريف the readership of a written publication في الإنجليزية التركية القاموس.

audience
{i} izleyici

Sovyet Rusya'sında, televizyon izleyiciyi izler! - In Soviet Russia, television watches the audience!

İngilizce uluslararası bir izleyici kitlesiyle konuşurken, oldukça sık tercih edilen bir dildir. - English is quite often the language of choice when speaking to an international audience.

audience
{i} seyirciler

Seyirciler sıkılmış görünüyordu. - The audience looked bored.

Seyircilerden bir tezahürat yükseldi. - A cheer went up from the audience.

audience
{i} izleyiciler

Tom izleyicilere gülümsedi ve eğilerek selam verdi. - Tom smiled at the audience and took a bow.

Titanik filmi tüm dünyada izleyicilere taşındı. - The movie Titanic moved audiences around the world.

audience
{i} dinleyiciler

Konuşma dinleyicileri derinden etkiledi. - The speech deeply affected the audience.

Dinleyiciler konuşmasından çok etkilendi. - The audience were fascinated by his speech.

audience
hedef kitle
audience
izlerçevre
audience
(Askeri,Ticaret) kitle

İngilizce uluslararası bir izleyici kitlesiyle konuşurken, oldukça sık tercih edilen bir dildir. - English is quite often the language of choice when speaking to an international audience.

Tom geniş kitlenin önünde konuşma yapmaktan hoşlanmaz. - Tom really does detest giving speeches in front of large audiences.

audience
duruşma
audience
resmi görüşme
audience
huzura kabul
audience
mahkemede konuşma özgürlüğü
audience
dinleyici

Madonna'nın konseri büyük bir dinleyici çekti. - Madonna's concert drew a large audience.

Konuşması dinleyicileri derinden etkiledi. - His speech deeply affected the audience.

audience
kabul/dinleyic
audience
give an audience to huzura kabul etmek
audience
(isim) dinleyiciler, izleyiciler, seyirci, seyirciler, izleyici, okuyucu kitlesi; resmi görüşme; huzura kabul; huzur
audience
gürüşmek
audience
{i} huzur
audience
{i} okuyucu kitlesi

Romancı büyük bir okuyucu kitlesiyle konuştu. - The novelist talked to a large audience.

الإنجليزية - الإنجليزية
audience
the readership of a written publication

    الواصلة

    the read·er·ship of a writ·ten pub·li·ca·tion

    التركية النطق

    dhi ridırşîp ıv ı rîtın pʌblîkeyşın

    النطق

    /ᴛʜē ˈrēdərˌsʜəp əv ə ˈrətən ˌpəbləˈkāsʜən/ /ðiː ˈriːdɜrˌʃɪp əv ə ˈrɪtən ˌpʌblɪˈkeɪʃən/
المفضلات