I'm scared of big, black, hairy tarantulas!
 - Ben büyük, siyah, tüylü tarantulalardan korkuyorum!
He has a hairy chest.
 - Onun tüylü bir göğsü var.
Tom suffocated Mary with a feather pillow.
 - Tom bir kuş tüyü yastıkla Mary'yi boğdu.
I felt light as a feather.
 - Kendimi tüy kadar hafif hissettim.
The terrible scene sent shivers down his spine.
 - Korkunç sahne onun tüylerini diken diken etti.
This place is downright creepy.
 - Bu yer tamamen tüyler ürpertici.
I've got to skedaddle or I'll be late.
 - Tüymem lâzım; yoksa geç kalacağım.