John, bir şey söyleyemeyecek kadar çok şaşırmıştı.
 - John was too surprised to say anything.
Mary'nin kasabayı terk ettiğini ona söylediğimde, Tom gerçekten şaşırmış görünüyordu.
 - Tom seemed genuinely surprised when I told him that Mary had left town.
Şaşırmaktan hoşlanmıyorum.
 - I don't like to be surprised.
Şaşırmak, merak etmek, anlamaya başlamaktır.
 - To be surprised, to wonder, is to begin to understand.
Onun sessizliği beni şaşırttı.
 - Her silence surprised me.
Haber onu, beni şaşırttığı kadar, çok şaşırttı.
 - The news surprised him as much as it did me.
Kimse benden daha şaşkın değildi.
 - No one was more surprised than me.
Tom konuşamayacak kadar çok şaşkındı.
 - Tom was too surprised to talk.
Onun birden istifade etmiş olması, bizim için büyük sürpriz.
 - To our great surprise, he suddenly resigned.
Seni burada görmek ne hoş sürpriz!
 - What a pleasant surprise to see you here!
Seni şaşırtmak istemedim.
 - I didn't want to surprise you.
Tom'u şaşırtmak zordur.
 - It's hard to surprise Tom.
Şaşırmaktan hoşlanmıyorum.
 - I don't like to be surprised.
Şaşırmak, merak etmek, anlamaya başlamaktır.
 - To be surprised, to wonder, is to begin to understand.
Depremin ardından, insanlar şaşkınlıkla yerdeki derin çukura baktılar.
 - After the earthquake, people stared into the deep hole in the ground in surprise.
Mary şaşkınlıkla ona baktı.
 - Mary stared back at him in surprise.
Ona sürpriz yapmak istiyorum.
 - I want to surprise him.
Ona sürpriz yapmak istedim.
 - I wanted to surprise her.
Ne beklenmedik bir sürpriz!
 - What an unexpected surprise!
Bu beklenmedik bir sürpriz.
 - This is an unexpected surprise.
Sana hayret ediyorum.
 - I'm surprised at you.
Tom herhangi biri kadar hayret etti.
 - Tom was as surprised as anyone.
Hapishane gardiyanının bir kadın olduğunu görmek çoğu insanı şaşırtır.
 - It surprises most people to find out that the prison warden is a woman.
Onun sessizliği beni şaşırttı.
 - Her silence surprised me.
Ordumuz kırallığa baskın yaptı.
 - Our army took the kingdom by surprise.
The surprise attack was devastating.
Imagine my surprise on learning I owed twice as much as I thought I did.
He doesn't surprise easily.
It surprises me that I owe twice as much as I thought I did.
... And so I think we've been surprised also even when we do ...
... your kind of surprised expressed supposed to be good ...