Köyde bol miktarda kirpi olacağına söz verdin!
 - You promised that there would be plenty of hedgehogs in the village!
Askerlerin bol miktarda silahları vardı.
 - The troops had plenty of arms.
O, muhtemelen pek çok.
 - That's probably plenty.
Yeni bir baba olarak, ben ilk çocuğuma pek çok kitap verdim.
 - As a new father, I gave my first child plenty of books.
Köyde bol miktarda kirpi olacağına söz verdin!
 - You promised that there would be plenty of hedgehogs in the village!
Bu yıl bol karımız vardı.
 - We have had plenty of snow this year.
Bu daktilo oldukça sık kullanılmıştır.
 - This typewriter has seen plenty of use.
Bunlardan çok daha fazlası vardır.
 - There are plenty more of those.
Çok fazla zamanımız var.
 - We have plenty of time.