soviel (wie)

listen to the pronunciation of soviel (wie)
الإنجليزية - التركية

تعريف soviel (wie) في الإنجليزية التركية القاموس.

as far as
kadarıyla, -e göre: as far as I can see gördüğüm kadarıyla. as far as I'm concerned bana göre
as far as
kadarıyla

Tom, bildiğim kadarıyla ne isterse yapabilir. - Tom can do whatever he wants as far as I'm concerned.

Anladığım kadarıyla, öylesine bir plan imkansızdır. - As far as my experience goes, such a plan is impossible.

so far as
kadarıyla

O, bildiğim kadarıyla, güvenilir bir arkadaştır. - He is, so far as I know, a reliable friend.

Bildiğim kadarıyla böyle bir sözcük yok. - So far as I know, there is no such word.

as far as
olduğu kadar

Arabayı yarışa sokma.Biz mümkün olduğu kadar onu uzağa götürteceğiz. - Don't race the car. We want to make it go as far as possible.

as much as
olduğu kadar

Romanlar geçmişte olduğu kadar çok okunmuyor. - Novels aren't being read as much as they were in the past.

Bir yabancı dili öğrenmek istiyorsan mümkün olduğu kadar çok çalışmalısın. - If you want to master a foreign language, you must study as much as possible.

as much as
olabildiği kadar
as much as
aynı miktarda
so far as
bir dereceye kadar
as far as
prep.kadarıyla: ıf.kadarıyla
as much as
kadar

Ben elimden geldiği kadar yardımcı olacağım. - I will help as much as I can.

Mutluluğun yüzde 90 kadarı tutum, yaşam kontrolü ve ilişkiler gibi unsurlardan geliyor. - As much as 90 percent of happiness comes from elements such as attitude, life control and relationships.

as far as
olabildiğince

Varoluşumuzu olabildiğince kabul etmeliyiz. - We must accept our existence as far as possible.

as much as
kadar çok

Tom onun senin satmaya çalıştığın o zımbırtıya 300 dolar kadar çok harcamaya istekli olduğunu söylüyor. - Tom says he's willing to spend as much as $300 on that gizmo you're trying to sell.

O, benim kazandığımın üç katı kadar çok kazanıyor. - He earns three times as much as I do.

so far as
olduğu sürece
so far as
-diği derecede/kadar

insofar as (or that), to the extent that, to such an extent.

as far as
bir dereceye kadar
as far as
kadar

Arabayı yarışa sokma.Biz mümkün olduğu kadar onu uzağa götürteceğiz. - Don't race the car. We want to make it go as far as possible.

İstasyona kadar öyle yapmaya çalış. - Try to do so as far as the station.

ألمانية - الإنجليزية
as far as
so far as
as much as