Sami aşağı yukarı yüz tane kadın kaçırdı.
- Sami kidnapped something like a hundred women.
Bunun gibi bir şeyin olabileceğini her zaman biliyordum.
- I've always known something like this might happen.
Bunun gibi bir şey yapmalıyız.
- We should make something like that.
Bunun gibi bir şey bulmak istiyorum.
- I wanna find something like that.
Bunun gibi bir şey yapmalıyız.
- We should make something like that.
Hiç kimse öyle bir şey için o kadar çok ödemeyecek.
- Nobody will pay that much for something like that.
Tom şimdiye kadar böyle bir şeyi asla yapmadı.
- Tom would never ever do something like that.
... Newton said something like this, he said, "Oh, that's easy. That comet is moving at ...
... So it can be very hard to tell with something like a lab test ...