How is that possible?
- O nasıl mümkün olabilir?
Occasional showers are possible tomorrow.
- Yarın ara sıra sağanaklar olabilir.
What he said could possibly be true.
- Söylediği muhtemelen doğru olabilirdi.
She might possibly know the answer.
- Muhtemelen cevabı biliyor olabilir.
Maybe you can help me.
- Belki bana yardımcı olabilirsin.
Maybe you can help me find out where Tom went.
- Belki Tom'un nereye gittiğini bulmama yardımcı olabilirsin.
There may be a killer who looks harmless in any social network.
- Sosyal ağlarda zararsız bir kişi gibi görünen bir katil olabilir.
If the metal plate terminal of the game cassette is dirty it may be difficult for the game to start when the cassette is inserted into the game console.
- Eğer oyun kasetinin metal plaka terminali pis ise oyun konsoluna kaset yerleştirildiğinde oyunun başlaması zor olabilir.
Lunar eclipses can be total or partial.
- Güneş tutulmaları tam ya da bölümlü olabilir.
Winter in New York can be very cold.
- New York'ta kış çok soğuk olabilir.