mit sich gebracht

listen to the pronunciation of mit sich gebracht
الإنجليزية - التركية

تعريف mit sich gebracht في الإنجليزية التركية القاموس.

carried
taşınmış
carried
taşınan
carried
taşınmak

Küçük çocuklar taşınmaktan hoşlanırlar. - Small children like to be carried.

involved
çatak
carried
nakledilmiş
involved
karmaşık
involved
{f} içer
carried
devam

Yüksek gürültüye rağmen konuşmaya devam etti. - She carried on talking in spite of the loud noise.

Ama onsuz devam ettik. - But we carried on without him.

carried
taşı(mak)
implicated
karıştığı
involved
içer(mek)
involved
(Mimarlık) burgaç
carried
taşı

Edo Döneminde bir ​​samuray iki kılıç taşıdı. - A samurai in the Edo era carried two swords.

Beşikte öğrenilen mezara kadar taşınır. - What is learned in the cradle is carried to the tomb.

involved
{s} bulaşmış
involved
{s} kapılmış
involved
{s} dalmış
involved
{s} ilgili

Bu işlemle ilgili önemli ölçüde bürokrasi vardır. - There's a lot of red tape involved in this procedure.

İlgili risklerin farkındayım. - I'm aware of the risks involved.

involved
{s} kapsayan
involved
kolayca anlaşılamayan
ألمانية - الإنجليزية
involved
implicated
carried
entailed