İnsanlar sevilmek istiyor.
- Die Menschen möchten geliebt werden.
İnsanlar aptal hayvanlardır.
- Menschen sind dumme Tiere.
Kadar iki kişinin birbirini aramadan bulmasıdır.
- Schicksal ist, wenn zwei Menschen sich finden, die sich nie gesucht haben.
1960'larda halk müziği çok popülerdi.
- In the 1960s, folk music was very popular.
Halk müziğinden hoşlanırdım.
- I used to like folk music.
Bu akademik bildiride, Almanya ve Hollanda folklorlarını karşılaştırıyorum.
- In this paper, I compare the folklores of Germany and Holland.
O, okullarda kullanım için bir Japon folklor antolojisi derledi.
- He compiled a Japanese folklore anthology for use in schools.
Size yardım edebilir miyim millet?
- Can I help you folks?
Benim millet bana onun hakkında hikayeler anlatırdı.
- My folks used to tell me stories about that.
Hollanda halk biliminde kabouterler yer altında yaşayan minik insanlardır.
- In Dutch folklore, kabouters are tiny people who live underground.
Siz insanlarla çalışmak bir zevkti.
- It was a pleasure working with you folks.
Halk müziğiyle çok ilgileniyorum.
- I'm very interested in folk music.
Halk müziğinden hoşlanırdım.
- I used to like folk music.
İnsanlar bilinçli varlıklardır.
- Humans are conscious beings.
Bu şanslı varlıklardan biri Hans'tı.
- One of these lucky beings was Hans.
Humans were never meant to live forever.
- Die Menschen waren nie dazu gedacht, ewig zu leben.
Humans are the vehicles that genes use to propagate themselves.
- Die Menschen sind die Vehikel, die die Gene nutzen, um sich zu vermehren.