Birlik olunca aşılamayacak hiçbir engel yoktur.
- Wenn man eine Einheit wird, gibt es keine unüberwindbaren Hindernisse.
Yankının algılanabilmesi için ses kaynağı ile sesin yansıdığı engelin arasındaki mesafe en az 17 metre olmalıdır.
- Damit ein Echo wahrgenommen werden kann, muss der Abstand zwischen Schallquelle und schallreflektierendem Hindernis mindestens 17 Meter betragen.
Bariyerde biletini göster.
- Show your ticket at the barrier.
Bilim adamları, Avustralya'daki Büyük Set Resifi'nin yarısından fazlasının son 30 yıl içinde yok edildiğini söylüyorlar.
- Scientists say more than half of Australia's Great Barrier Reef has been destroyed in the past 30 years.
Belize set resifi, kuzey yarımküredeki en büyük set resifidir ve aynı zamanda popüler bir dalış noktası olan Büyük Mavi Delikle de ünlüdür.
- The Belize barrier reef is the largest barrier reef in the northern hemisphere and is also famous for the Great Blue Hole, a popular diving spot.
Yüksek tarifeler uluslararası ticaret için bir engel haline gelmiştir.
- High tariffs have become a barrier to international trade.
Bizim sosyal engelleri yıkmak için çok çalışmamız gerekmektedir.
- We must work hard to break down social barriers.
He faces many obstacles.
- Er steht vielen Hindernissen gegenüber.
Don't waste your time looking for an obstacle - maybe there is none.
- Verbringe die Zeit nicht mit der Suche nach einem Hindernis. Vielleicht ist keines da.