heraussuchen

listen to the pronunciation of heraussuchen
ألمانية - التركية
secip almak; ögürtlemek
الإنجليزية - التركية

تعريف heraussuchen في الإنجليزية التركية القاموس.

selection
seçme
picking
{i} aşırma
picking
{i} toplama

Çiçeklikten çiçek toplamaya gitmeyin yoksa yakalanacaksınız. - Don't go picking the flowers in the flower bed, or else you'll be caught.

O, papatya toplamaktan vazgeçti. - She stopped picking daisies.

selection
{i} seçenek
picking
(Muzik) pena vuruşu
picking
ayıklama
picking
(Muzik) penalama
selection
seçme parçalar
picking
slim pickings k
picking
imkânsızlık
picking
toplanılacak artıklar
picking
toplanılan şey
picking
dili kıtlık
picking
darlık
picking
aşırılan şey
selection
sağlam veya kuvvetlileri yaşatıp zayıfları imha eden tabiat kanunu
selection
{i} seçim

Tom dikkatli bir seçim yaptı. - Tom made a careful selection.

Bizim rastgele seçim olası bir kazanan olarak sizi seçti. - Our random selection has chosen you as a possible winner!