gewährt

listen to the pronunciation of gewährt
ألمانية - التركية
verilen
bahşedilmiş
الإنجليزية - التركية

تعريف gewährt في الإنجليزية التركية القاموس.

granted
verilmis
allowed
{f} izin ver: adj.izinli
granted
varsayarak
granted
imtiyazlı
granted
cevaben evet
granted
varsayarsak
allowed
{f} izin ver

Bir sözleşmede belirsizliklere izin verilmez. - No ambiguities are allowed in a contract.

Yarın bu odayı kullanmana izin verilecek. - You will be allowed to use this room tomorrow.

allowed
izin verilmiş
granted
ver

Bana katılmayacağına hiç ihtimal vermemiştim. - I took it for granted that she would agree with me.

Lincoln kölelere özgürlük verdi. - Lincoln granted liberty to slaves.

allowed
{f} izin ver: adj.izin verilen
granted
diyelim ki

Diyelim ki, televizyon seyretmek dinlendirici olabilir. - Granted, watching TV can be relaxing.