تعريف geçiştirme في التركية الإنجليزية القاموس.
- circumlocution
- geçiş
- passing
- geçiş
- transition
The DJ transitioned between two songs.
- DJ iki şarkı arasında geçiş yaptı.
The transition from farm life to city life is often difficult.
- Çiftlik hayatından şehir hayatına geçiş çoğunlukla zordur.
- geçiş
- passage
A car lying on its side blocked the passage.
- Yan yatan bir araç geçişi engelledi.
The minority party made a last-ditch effort to block passage of the bills.
- Azınlık partisi, faturaların geçişini engellemek için son çabayı sarfetti.
- geçiş
- pass
I got a season's pass to all the home games.
- Bütün ev oyunları için sezonluk geçiş aldım.
I am used to hearing the train pass by my house.
- Trenin evimin yanından geçişini duymaya alışkınım.
- geçiş
- (Bilgisayar) run
- geçiş
- (Otomotiv) transfer
- geçiş
- modulate
- geçiş
- (Denizbilim) pivot
- geçiştirmek
- (Konuşma Dili) brazen it out
- geçiştirmek
- slur over
- geçiştirmek
- avoid
- geçiştirmek
- (Dilbilim) pass over
- geçiştirmek
- (deyim) brush over
- geçiştirmek
- evade
- risk geçiştirme
- (Sigorta) workaround
- geçiş
- crossing
The border crossing was crowded with people, many of whom were refugees.
- Sınır geçişi insanlarla doluydu, onların çoğu mültecilerdi.
I saw him crossing the street.
- Onun caddeyi geçişini gördüm.
- geçiş
- migration
- geçiş
- {i} transit
The educational system is in transition.
- Eğitim sistemi geçiş aşamasında.
Adolescence is a period of transition between childhood and adulthood.
- Ergenlik çocukluk ve yetişkinlik arasındaki geçiş dönemidir.
- geçiştirmek
- gloss over
- geçiştirmek
- stay
- geçiştirmek
- parry
- geçiş
- {i} changeover
- Geçiş
- transistion
- geçiş
- switched to
- geçiş
- {i} progression
- geçiş
- intermediate tone between two primary colors
- geçiş
- passing, crossing
- geçiş
- modulation
- geçiş
- acces
- geçiş
- mus. transition; modulation
- geçiş
- pass, passing; transit; transition
- geçiş
- (Nükleer Bilimler) interpass
- geçiştirmek
- to avoid, to weather; to evade, to parry
- geçiştirmek
- to escape (something) with little harm; to get rid of (something) quite easily
- geçiştirmek
- ward
- geçiştirmek
- fudge
- geçiştirmek
- slide over
- geçiştirmek
- slight
- geçiştirmek
- pass off
- geçiştirmek
- to palliate
- geçiştirmek
- to get by with, get along on/by
- iş geçiştirme
- perfunctory work