eifersüchtig

listen to the pronunciation of eifersüchtig
ألمانية - التركية
{'ayfırzühtih} kıskanç
(Gramer) (auf etw./ jdn. + A) bir şeyi/ birisini kıskanmak
kıskanç

Kıskanç olmayacaksınız. - Sie werden nicht eifersüchtig sein.

Tom, kıskanç değildi. - Tom war nicht eifersüchtig.

kıskanılası
kıskan
kıskandı
eifersüchtïg
'ayfırzühtih kıskanç
الإنجليزية - التركية

تعريف eifersüchtig في الإنجليزية التركية القاموس.

jealous
kıskanç

Kıskançlıktan yanıp tutuşuyordu. - She burned with jealousy.

O bir kıskançlık çıkınıydı. - She was a bundle of jealousy.

jealous
günü
green-eyed
yeşil gözlü
green-eyed
kıskanç
green-eyed
kem gözlü
get jealous
kıskanmak
jealous
jealousykıskançlık
jealous
{s} titiz
jealous
hasetle
jealous
{s} özenli
jealous
haset
jealous
{s} düşkün
jealous
günücü
jealous
jealouslykıskançlıkla
jealous
{s} güvensiz
ألمانية - الإنجليزية
jealous (of)
jealous

He is terribly jealous. - Er ist wahnsinnig eifersüchtig.

She was jealous when he talked to another girl. - Sie war eifersüchtig, als er mit einem anderen Mädchen sprach.

get jealous
green-eyed