Michael is a man's name but Michelle is a lady's name.
- Michael bir erkek adıdır ama Michelle bir bayan adıdır.
The boy, upon seeing a butterfly, proceeded to run after it, provoking the anger of his mother, who had ordered him to stay quiet while she gossiped with the lady next door.
- Çocuk kelebeği gördüğünde, onu kovalamaya girişti, bitişikteki bayanla sohbet ederken ona sessiz kalmasını söyleyen annesini kızdırdı.
There is a madam here.
- Burada bir bayan var.
I'm sorry, madam. There must be some mistake.
- Üzgünüm bayan. Bir hata olmalı.
Children of Łazarz think their mother Felicja is the most beautiful woman in the world.
- Łazarz'nın çocukları, anneleri Felicja'nın dünyadaki en güzel bayan olduğunu düşünüyorlar.
My wife Lidia is a beautiful, clever woman.
- Eşim Lidia güzel, akıllı bir bayandır.
I know that my Chinese female friends enjoy my disciplining them.
- Çinli bayan arkadaşlarımın onları disipline sokmamdan hoşlandıklarını biliyorum.
My boyfriend has a lot of female friends.
- Erkek arkadaşımın bir sürü bayan arkadaşı var.
Mrs. Davis was anything but a perfect wife.
- Bayan Davis sadece mükemmel bir eşti.
My wife Lidia is a beautiful, clever woman.
- Eşim Lidia güzel, akıllı bir bayandır.
Miss White is liked by everyone.
- Bayan White herkes tarafından sevilir.
Do you know how old Miss Nakano is?
- Bayan Nakano'nun kaç yaşında olduğunu biliyor musun?
She is another Madame Curie.
- O başka bir Bayan Curie.
The lady's behaviour was always dignified.
- Bayanın davranışı her zaman onurluydu.
The lady's funeral was held at the local church.
- Bayanın cenazesi yerel kilisede düzenlendi.