Start derhal yapılmalı.
- A start should be made at once.
Derhal işimize başlayalım.
- Let's begin our work at once.
Bari hemen başlayalım.
- We may as well start at once.
Hemen yolculuğa hazırlan.
- Get ready for the trip at once.
Aniden bir patlama oldu.
- All at once there was an explosion.
Aniden bir feryat duydum.
- All at once, I heard a cry.
Aynı zamanda iki şeyi yapamazsın.
- You can't do two things at once.
Bu çeviri tamamen yanlış.
- This translation is outright wrong.
Kimse bir defada iki şeyi yapamaz.
- Nobody can do two things at once.
Bu işlerin hepsini bir defada yapmaya çalışma.
- Don't try to do all these things at once.
Hep birden koşmaya başladılar.
- They began to run all at once.
Ne kadar zor bir şey, sevmek ve akıllı olmak, ve her ikisi birden.
- How difficult a thing it is, to love, and to be wise, and both at once.
Aniden gökyüzü karardı ve yağmur başladı.
- All at once the sky became dark and it started to rain.
Aniden bir feryat duydum.
- All at once, I heard a cry.
İki şeyi aynı anda yapamam.
- I can't do two things at once.
Hepimiz aynı anda ayağa kalktık.
- We all stood up at once.
Bu birdenbire olmadı.
- It didn't happen all at once.
Mary'nin açıklamaları beni büyüledi ve birdenbire beni üzdü.
- Mary's explanations enchanted me and desolated me all at once.
Bütün arkadaşlarımı hep birden davet edemem.
- I can't invite all my friends at once.
Hep birden koşmaya başladılar.
- They began to run all at once.
Bu çeviri tamamen yanlış.
- This translation is outright wrong.
Tell the doctor to come at once. She is having a baby.
He tried to eat four cookies at once.
... Once I start the game, all you have to do is press down to ...
... growth than ever. And that reminds me to pause and once again ...