ansehen!

listen to the pronunciation of ansehen!
ألمانية - التركية
! İzle
{'anze: ın} bakmak; incelemek, gözden geçirmek; sanmak, ..yerine koymak, ..olarak görmek
[das] saygınlık, itibar, prestij; nüfuz, otorite; ad, san
v. 'anze: ın 1. bakmak; incelemek, gözden geçirmek; sanmak, ..yerine koymak, ..olarak görmek 2. nüfuz. itibar, saygınlık; (dış) görünüş
bakmak; görmek, hesaba katmak; anlamak, farkına varmak
الإنجليزية - التركية

تعريف ansehen! في الإنجليزية التركية القاموس.

authority
otorite

Tom otoritesini kötüye kullanıyor, bu yüzden hiç kimse onu sevmiyor. - Tom abuses his authority, so no one likes him.

Ağabeyim felsefesi üzerine bir otoritedir. - My elder brother is an authority on philosophy.

authority
{i} yetki

O yetkisini kötüye kullanıyor. - He abuses his authority.

Onları kovma yetkisini bana verdi. - He gave me authority to fire them.

authority
{i} uzman

Tom, cazda bir uzmandır. - Tom is an authority on jazz.

Tom, alanında bir uzmandır. - Tom is an authority in his field.

authority
velayet
authority
(Havacılık) makan
authority
erbap
authority
şahadet
authority
yetkili
authority
yetke
authority
{i} yetki belgesi
authority
{i} bilirkişi
authority
{i} nüfuz
authority
{i} yetke, otorite. the authorities yetkili kişiler
authority
{i} itibar
authority
(isim) otorite, yetki, yetki belgesi, hüküm, nüfuz, itibar; uzman, bilirkişi; hak
authority
{i} hak

Tom konu hakkında bir otorite. - Tom is an authority on the subject.

ألمانية - الإنجليزية
! Watch
good reputation
authority
estimation
standing
respectability
cachet
respectableness
status
esteem
eminence
to look at
to view
to respect
to scrutinize
to scrutinise
to inspect
respecter
watch

My father didn't want to watch the film. - Mein Vater wollte sich den Film nicht ansehen.

I have to watch this documentary. - Ich muss mir diese Dokumentation ansehen.