Halası olduğunu düşündüğü kadın bir yabancıydı.
- The woman who he thought was his aunt was a stranger.
Elizabeth'e halasının adı verildi.
- She was named Elizabeth after her aunt.
Noel için nineme bir gömlek vereceğim.
- I'll give grandma a shirt for Christmas.
Benim babaannem çay törenlerini seviyor.
- My paternal grandmother enjoys tea ceremonies.
Babaannen kaç yaşında?
- How old is your grandmother?
Teyzeciğim kötü hissediyor.
- My aunty is feeling sick.
Teyzem bana yeni bir etek yaptı
- My aunt made a new skirt for me.
Kız kardeşim anneanneme benzer.
- My sister resembles my grandmother.
Ben küçükken, anneannem özellikle kirpi için küçük bir kase süt koyardı.
- When I was little, my grandmother would put out a small bowl of milk specifically for hedgehogs.
Büyük annem 82 yaşında hâlâ enerjik.
- My grandmother is still vigorous at 82 years old.
O, genç olduğu için, hasta büyük annesine özveriyle hizmet etti.
- Young as she was, she devotedly attended on her sick grandmother.
Sami yengesiyle birlikte yaşıyordu.
- Sami lived with his aunt.
Babanın ya da annenin kız kardeşi senin yengendir.
- The sister of your father or mother is your aunt.
Büyük anne hamur ona yapışmasın diye oklavanın üstüne un serpti.
- Grandma sprinkled flour on the rolling pin so the dough wouldn't stick to it.
Büyük annem çok yaşlandı.
- My grandma has gotten very old.
Büyükannemin kurabiyesi için bir tarife bulduk.
- We found a recipe for grandma's cookies .
Bazen büyükanneler, KGB'den daha tehlikelidir.
- Sometimes, Grandma is more dangerous than the KGB.
Babaannem eğildi ve bir iğne ve iplik aldı.
- My grandma stooped down and picked up a needle and thread.
Babaannenin ani ölümünden sonra, büyükbaba hızla yaşlanmaya başladı.
- After Grandma's sudden death, Grandpa began to age rapidly.
Büyükannemi ziyaret edeli uzun zaman oldu.
- It's been a long time since I visited my grandmother.
Büyükannem bir motosiklet sürebilir, ve dahası bir bisikleti de.
- My grandmother can ride a motorcycle, and what's more, a bicycle.
Şu küçük ev, küçük bir kızken ninemin yaşadığı, papatyalarla kaplı ve etrafında elma ağaçları olan bir tepede bulunan küçük eve çok benziyor.
- That little house looks just like the little house my grandmother lived in when she was a little girl, on a hill covered with daisies and apple trees growing around.
Ninem bu sabah mektubu yolladı.
- My grandmother posted the letter this morning.
My grandma texts faster than you.
- My grandmother texts faster than you.
... make sure we got everything we needed. My grandmother, she started off as a secretary ...
... own son, her own granddaughter, her own great-great-great grandfather, her own great-great-great grandmother. ...