antikalar

listen to the pronunciation of antikalar
Türkçe - İngilizce
bric-a-brac
small decorations
small ornaments
knick-knacks
bricabrac
bric a brac
antika
antique

Can you tell me where the nearest antique shop is? - Bana en yakın antikacının nerede olduğu söyler misiniz?

This antique clock is worth one thousand dollars. - Bu antika saat bin dolar değer.

antika
(Mimarlık) ancient

This ancient table is still in use. - Bu antika masa hala kullanımda.

They found an ancient bowl from 2,000 years ago. - Onlar 2000 yıl öncesinden kalma antika bir kase buldular.

antika
{s} quaint

It's a quaint old village. - Bu antika bir eski köy.

antika
oddity
antika
odd
antika
funny
antika
queer fish
antika
hemstitch
antika
kook
antika
antiqua
antika
from the past
antika
embroidery hemstitch
antika
from former times (especially Europe); antiquarian
antika
antique; queer; eccentric
antika
curio
antika
antique; odd, funny, weird
antika
(Konuşma Dili) queer, funny, eccentric
antika
quaint; crusted
antika
kooky
antika
curiosity
antika
old world
antika
musty
antika
{s} antiquarian
antika
{s} queer
antika
rum
antika
{s} crusted
antika
bygone
Türkçe - Türkçe

antikalar teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

ANTİKA
(Osmanlı Dönemi) yun. Kıymetli san'at eseri. Eski zamandan kalma eser
antika
Genele, olağana, geleneğe aykırı, acayip, tuhaf: "Hasılı antika bir herif."- Ö. Seyfettin
antika
Mendil, önlük, yatak çarşafı gibi kumaşların kenarına yapılan bir tür işleme
antika
Eski çağlardan kalma yapıt
antika
Mendil, örtü, yatak çarşafı gibi bezlerin kenarlarına paralel ipliklerden bir bölümü çekilip dikey olanların ikisi, üçü bir arada tire ile sarılarak yapılan diş diş süs, sıçan dişi, ajur
antika
Antik
antika
Eski çağlardan kalma eser veya tarihsel değeri olan eski eşya: "Sofadaki antika yerli saat, ihtiyar göğsü hırlaya hırlaya ağır ölçülü vuruşlarla gece yarısını çaldı."- H. R. Gürpınar
antika
(Osmanlı Dönemi) kıymetli sanat eseri; eski zamandan kalma eser, tarihî eser
antika
Eski çağlardan kalma eser veya tarihsel değeri olan eski eşya
antika
Genele, olağana, geleneğe aykırı, acayip, tuhaf
antikalar