Bu bir bütünlük sorunu.
- It's a question of integrity.
O dürüstlük biçiminde bir üne sahiptir.
- He has a reputation for integrity.
O, parti birliği hakkında konuştu.
- He spoke of party unity.
Birçok Doğu dinleri olayların çeşitliliği arkasında bir birlik olduğunu öğretir.
- Many Eastern religions teach that there is a unity behind the diversity of phenomena.