an interactive program that can create and modify files of a particular type

listen to the pronunciation of an interactive program that can create and modify files of a particular type
İngilizce - Türkçe

an interactive program that can create and modify files of a particular type teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

editor
editör

Bir editör olmak istemez misin? - You don't want to be an editor?

Bu derginin editörü ve yayıncısı bazı okuyucular tarafından eleştirildi. - The editor and publisher of this magazine was criticized by some readers.

editor
(Bilgisayar) metin düzenleyici
editor
düzenleyen
editor
(Askeri) YAZAR, BAŞYAZAR
editor
basıcı
editor
yayın yönetmeni

Yayın yönetmeni el yazısı kitaba baktı. - The editor glanced over the manuscript.

editor
yayıncı

Editör ve yayıncı benim kuzenimdir. - The editor and publisher is my cousin.

Bu derginin editörü ve yayıncısı bazı okuyucular tarafından eleştirildi. - The editor and publisher of this magazine was criticized by some readers.

editor
{i} redaktör
editor
{i} yayımcı

Hem editör hem de yayımcı benim kuzenlerim. - The editor and the publisher are both my cousins.

editor
gazete müdürü
editor
editörlük
editor
müelliflik
editor
editorship kitap hazırlama veya yazma
editor
{i} yazı ileri müdürü
editor
müellif
editor
{i} başyazar
editor
{i} program kurgu sorumlusu
İngilizce - İngilizce
editor
an interactive program that can create and modify files of a particular type

    Heceleme

    an in·ter·ac·tive pro·gram that Can cre·ate and mo·di·fy files of a par·ti·cu·lar type

    Türkçe nasıl söylenir

    ın întıräktîv prōgräm dhıt kın krieyt ınd mädıfay faylz ıv ı pırtîkyılır tayp

    Telaffuz

    /ən ˌəntərˈaktəv ˈprōˌgram ᴛʜət kən krēˈāt ənd ˈmädəˌfī ˈfīlz əv ə pərˈtəkyələr ˈtīp/ /ən ˌɪntɜrˈæktɪv ˈproʊˌɡræm ðət kən kriːˈeɪt ənd ˈmɑːdəˌfaɪ ˈfaɪlz əv ə pɜrˈtɪkjəlɜr ˈtaɪp/