a person who is not committed to any one political party

listen to the pronunciation of a person who is not committed to any one political party
İngilizce - Türkçe

a person who is not committed to any one political party teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

independent
{s} bağımsız

Anlaşma Texas'ı bağımsız hale getirdi. - The treaty made Texas independent.

O zaman, Meksika henüz İspanya'dan bağımsız değildi. - At that time, Mexico was not yet independent of Spain.

independent
{s} özgür

Apartmanında tek başına olduğunda, bağımsız hissedersin. Odanda tek başına olduğunda, özgür hissedersin. Yatağında tek başına olduğunda, yalnız hissedersin. - When you're alone in your apartment, you feel independent. When you're alone in your room, you feel free. When you're alone in your bed, you feel lonely.

Ben daha özgür olmak istiyorum. - I want to be more independent.

independent
{s} hür
independent
{s} serbest
independent
bağımsız olmak

John ailesinden tamamen bağımsız olmak istedi. - John wanted to be completely independent of his family.

Kendi ayakların üzerinde durmak bağımsız olmak anlamına gelir. - To stand in your own feet means to be independent.

independent
independentlybağımsız olarak
independent
birbirini etkilemeden
independent
{s} maddi yönden bağımsız
independent
{s} başına buyruk

Büyük annem başına buyruk birisidir. - My grandma is a very independent person.

Tom çok başına buyruktu. - Tom was very independent.

independent
{s} (ekonomik açıdan) bağımsız, kendi geliri ile geçinebilen
independent
{s} kendi geçimini sağlayan
independent
(Askeri) MÜSTAKİL GEMİ: Donanma kontrolu altında tek başına ve bir harp gemisinin refakati olmaksızın seyreden bir ticaret gemisi
independent
bağımsız kimse
independent
kendi geliri ile geçinebilen
İngilizce - İngilizce
independent
a person who is not committed to any one political party

    Heceleme

    a per·son who I·s not com·mit·ted to a·ny one po·li·ti·cal par·ty

    Türkçe nasıl söylenir

    ı pırsın hu îz nät kımîtıd tı eni hwʌn pılîtıkıl pärti

    Telaffuz

    /ə ˈpərsən ˈho͞o əz ˈnät kəˈmətəd tə ˈenē ˈhwən pəˈlətəkəl ˈpärtē/ /ə ˈpɜrsən ˈhuː ɪz ˈnɑːt kəˈmɪtəd tə ˈɛniː ˈhwʌn pəˈlɪtəkəl ˈpɑːrtiː/