Günlük yaşam, yoğun, telaşlı ve bazen ezici olabilir.
 - The daily life can be busy, hectic and sometimes overwhelming.
İşte yoğun geçen birkaç günden sonra, Tom bir değişikliği iple çekiyor.
 - After a hectic few days at work, Tom is looking forward to a change of pace.
Tom telaşlı bir hayat sürüyor.
 - Tom leads a hectic life.
Günlük yaşam, yoğun, telaşlı ve bazen ezici olabilir.
 - The daily life can be busy, hectic and sometimes overwhelming.
O biraz heyecanlıydı.
 - It was a little hectic.
Boston'daki o hafta oldukça heyecanlıydı.
 - That week in Boston was pretty hectic.
Tom'un hareketli bir programı var.
 - Tom has a hectic schedule.
Bu şehir Manhattan kadar hareketlidir.
 - This city is as hectic as Manhattan.