Yaralı kadın Brezilyalı bir turistti.
- Die verletzte Frau war eine brasilianische Touristin.
Tom ve Mary yaralı adamı yol kenarına taşıdılar.
- Tom and Mary carried the injured man to the side of the road.
Asker yerde yaralı yatıyordu.
- The soldier lay injured on the ground.
Tom ciddi biçimde yaralanmış olabilir.
- Tom might be seriously injured.
Bir trafik kazasında ciddi biçimde yaralanmıştı.
- He was seriously injured in a traffic accident.
On kişi kazada hafif yaralandı.
- Ten people were slightly injured in the accident.
Kazada çok sayıda turist yaralandı.
- A number of tourists were injured in the accident.
Tom bugün çalışırken kendini incitti.
- Tom injured himself at work today.
Büyükannem bacağını bir düşüşte incitti.
- My grandma injured her leg in a fall.
Yaralılar ambulanslarla en yakın hastaneye götürüldü.
- The ambulances carried the injured to the nearest hospital.
Yaralıları tıbbi tedavi için kilisede toplayın.
- Gather your injured at the church for medical treatment.