verletzte

listen to the pronunciation of verletzte
Almanca - Türkçe
yaralı

Yaralı kadın Brezilyalı bir turistti. - Die verletzte Frau war eine brasilianische Touristin.

(r) {fer'letstı(r)} r,e yaralı
İngilizce - Türkçe

verletzte teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

injured
yaralı

Tom ve Mary yaralı adamı yol kenarına taşıdılar. - Tom and Mary carried the injured man to the side of the road.

Asker yerde yaralı yatıyordu. - The soldier lay injured on the ground.

injured
halel gelmek
injured
yaralanmış

Tom ciddi biçimde yaralanmış olabilir. - Tom might be seriously injured.

Bir trafik kazasında ciddi biçimde yaralanmıştı. - He was seriously injured in a traffic accident.

injured party
(Kanun) mutazarrır
injured party
mağdur taraf
injured
{f} yarala

On kişi kazada hafif yaralandı. - Ten people were slightly injured in the accident.

Kazada çok sayıda turist yaralandı. - A number of tourists were injured in the accident.

injured
{f} incit

Tom bugün çalışırken kendini incitti. - Tom injured himself at work today.

Büyükannem bacağını bir düşüşte incitti. - My grandma injured her leg in a fall.

the injured
yaralı
violated
ihlal et(mek)
injured
{s} zarar görmüş
injured
yarali
injured
{f} incit: adj.yaralı
injured
{s} dargın
injured
yaralılar

Yaralılar ambulanslarla en yakın hastaneye götürüldü. - The ambulances carried the injured to the nearest hospital.

Yaralıları tıbbi tedavi için kilisede toplayın. - Gather your injured at the church for medical treatment.

injured
{f} yarala: adj.yaralı
injured
{s} kırgın
injured
{s} inciniş
violated
ihlal et