The police found Tom fatally wounded in the head.
- Polis Tom'u başından ölümcül bir biçimde yaralanmış buldu
He fell as if wounded by a bullet.
- Sanki bir kurşunla yaralanmış gibi düştü.
Tom might be seriously injured.
- Tom ciddi biçimde yaralanmış olabilir.
The doctor saved the four people injured in the accident.
- Doktor kazada yaralanmış dört kişiyi kurtardı.
I didn't tell him the truth because I was afraid of hurting his feelings.
- Ona gerçekleri söylemedim çünkü duygularını yaralamaktan korktum.
Máire was injured in an accident.
- Máire bir kazada yaralandı.
No one else was injured.
- Başka hiç kimse yaralanmadı.
Máire was injured in an accident.
- Máire bir kazada yaralandı.
No one else was injured.
- Başka hiç kimse yaralanmadı.
Jimmy was hurt in a traffic accident.
- Jimmy bir trafik kazasında yaralandı.
Tom was hurt in a traffic accident.
- Tom bir trafik kazasında yaralandı.
The soldier was wounded in the leg and couldn't move.
- Asker bacağından yaralanmıştı ve hareket edemiyordu.
Thousands were killed or wounded.
- Binlerce insan öldürüldü veya yaralandı
Many Union soldiers were killed or wounded.
- Birçok Birliki askeri öldürüldü veya yaralandı.
The soldier was wounded in the leg and couldn't move.
- Asker bacağından yaralanmıştı ve hareket edemiyordu.