to raise an anchor free of the seabed

listen to the pronunciation of to raise an anchor free of the seabed
İngilizce - Türkçe

to raise an anchor free of the seabed teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

weigh
tartmak

Akıllı bir okuyucu, anonim kaynaklar dahil, okudukları her şeyi tartmak için istekli olmalıdır. - An astute reader should be willing to weigh everything they read, including anonymous sources.

Seçeneklerimi tartmak zorundayım. - I have to weigh my options.

weigh
{f} düşünüp taşınmak

Avantajları ve dezavantajları düşünüp taşınmak zorundayız. - We have to weigh the pros and cons.

weigh
tartıya vurmak
weigh
gelmek

O, 80 kilodan daha fazla gelmektedir. - She weighs more than 80 kg.

weigh
{i} tartma

Bugünden başlayarak kendimi her gün tartmaya karar verdim. - I have decided to weigh myself every day starting today.

Onların çantalarını tartmadım. - I didn't weigh their bags.

weigh
{f} tart

Lütfen bunu tartar mısınız? - Can you weigh this, please?

Akıllı bir okuyucu, anonim kaynaklar dahil, okudukları her şeyi tartmak için istekli olmalıdır. - An astute reader should be willing to weigh everything they read, including anonymous sources.

weigh
çekmek
weigh
{i} ağırlık

Tuz ağırlıkla satılmaktadır. - Salt is sold by weight.

Çok fazla ağırlık kaldırırken kolunu incitti. - He hurt his arm lifting so much weight.

weigh
ölçünmek
weigh
weigh down yüklemek
weigh
yük altına koymak
weigh
omuzlarını çökertmek
weigh
{f} yük olmak
weigh
{f} (up) iyice tartmak/düşünmek, ölçüp biçmek, teraziye vurmak. 3
weigh
weigh anchor demir almak
weigh
{f} basmak
weigh
(Tekstil) 1. tartmak 2. çekmek, gelmek
weigh
{f} bastırmak
İngilizce - İngilizce
weigh
to raise an anchor free of the seabed

    Heceleme

    to raise an an·chor free of the seabed

    Türkçe nasıl söylenir

    tı reyz ın ängkır fri ıv dhi sibed

    Telaffuz

    /tə ˈrāz ən ˈaɴɢkər ˈfrē əv ᴛʜē ˈsēˌbed/ /tə ˈreɪz ən ˈæŋkɜr ˈfriː əv ðiː ˈsiːˌbɛd/