non lap

listen to the pronunciation of non lap
Английский Язык - Турецкий язык

Определение non lap в Английский Язык Турецкий язык словарь

asleep
uykuya

Sadako uykuya dalmadan önce hızlı bir şekilde kağıdı katlamayı denedi. - Quickly Sadako tried to fold the paper before she fell asleep.

Masamda çalışırken uykuya daldım. - I fell asleep while studying at my desk.

asleep
{s} uykuda: The guards were asleep. Bekçiler uykudaydı
asleep
{s} tembel
asleep
uyuşmuş/uykuda
asleep
uykuda olan
asleep
Ayağım uyuşmuş
asleep
uyurken

O uyurken içeri bir hırsız girdi. - A burglar broke in while he was asleep.

Kapıyı açtığımda onu uyurken buldum. - When I opened the door, I found him asleep.

asleep
duygusuz
asleep
uykuda

Her iki köpek uykuda. - Both dogs are asleep.

Yaşlı ayı derin uykuda. - The old bear is fast asleep.

asleep
hissiz
asleep
{s} uyuşuk
asleep
{s} uyuşmuş

Onun ayakları uyuşmuştu. - His feet were asleep.

Tom'un bacağı uyuşmuştu bu yüzden ayağa kalkamadı. - Tom's leg had fallen asleep so he couldn't stand up.

asleep
uyumakta

Tom uyumaktan kendini alamadı. - Tom couldn't help falling asleep.

asleep
{s} uyuyan

Mary çocuğu uyuyana kadar bekliyordu. - Mary had been waiting till her child fell asleep.

Tom uyuyana kadar beklemem gerekti. - I had to wait until Tom was asleep.

Английский Язык - Английский Язык
asleep
non lap

    Турецкое произношение

    nän läp

    Произношение

    /ˈnän ˈlap/ /ˈnɑːn ˈlæp/
Избранное