ortaya çık

listen to the pronunciation of ortaya çık
Türkçe - İngilizce
come out

However long you try to hide it, the lies will come out anyway. - Ne kadar saklamaya çalışırsan çalış, yalanlar her zaman ortaya çıkar.

Dreams always come out differently. - Hayaller her zaman farklı olarak ortaya çıkıyor.

{f} surfacing
arisen

Some unexpected difficulties have arisen. - Bazı beklenmedik zorluklar ortaya çıktı.

A new difficulty has arisen. - Yeni bir zorluk ortaya çıktı.

arose

The earliest civilizations arose in Mesopotamia. - En eski uygarlıklar Mezopotamya'da ortaya çıktı.

Then arose the question of where we were to get the necessary machinery. - Sonra gerekli makineyi nereden alacağımız sorunu ortaya çıktı.

arise

How did this misunderstanding ever arise? - Bu yanlış anlama nasıl ortaya çıktı?

Bribes are something that arises in conjunction with power organizations. - Rüşvet güç örgütleri ile birlikte ortaya çıkan bir şeydir.

ortaya çık