open, notorious, common, general

listen to the pronunciation of open, notorious, common, general
İngilizce - Türkçe

open, notorious, common, general teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

public
halk

Lütfen halka açık yerlerde sigara içmekten imtina edin. - Please refrain from smoking in public places.

Tom halkın huzurunda asla şarkı söylemez. - Tom never sings in public.

public
açıkça
public
kamusal

Seçilmek istiyorsan kamusal imajını geliştirmek zorunda kalacaksın. - If you want to get elected, you're going to have to improve your public image.

Avrupa'da kamusal alanın yokluğu gitgide daha fazla hissediliyor. - The lack of a public sphere in Europe is being felt more and more keenly.

public
ulusal

Bu ulusal hazine yılda yalnızca bir kez halk tarafından görülebilir. - This national treasure can be seen by the public only once a year.

Japon mali otoriteleri ekonomik yönetimlerinde ulusal güveni yenilemek için önlemleri tartıyorlar. - The Japanese fiscal authorities are weighing measures to restore public confidence in their economic management.

public
herkesin bildiği
public
kamuya ait
public
herkese açık

Bir hayran sayfası her zaman herkese açıktır. - A fan page is always public.

Bir veri yapısının tüm bileşenleri varsayılan olarak herkese açıktır. - All the elements of a data structure are public by default.

public
{s} genel

Bu binada genel tuvalet var mı? - Are there public restrooms in this building?

Çiftler burada halk içinde genellikle el ele tutuşmazlar. - Couples don't usually hold hands in public here.

public
{s} aleni

Çevrimiçi yaptığın bir şeyin aleni olduğunu varsaymalısın. - You should assume that anything you do online is public.

public
{i} seyirciler. public-address system havaalanı
public
umuma ait
public
{s} milli
public
halka ait
public
publicad dress system hoparlor tertibatı
public
{i} amme
public
seyirciler
public
genel,kamu
public
{s} açık, aleni
public
{i} halk, ahali, kamu, umum
İngilizce - İngilizce
{a} public
open, notorious, common, general