She knows nothing about your family.
- Ailen hakkında hiçbir şey bilmiyor.
That'll change nothing.
- O hiçbir şeyi değiştirmeyecek.
I can't promise anything, but I'll do my best.
- Hiçbir şeye söz veremem fakat elimden geleni yapacağım.
I don't know anything about her family.
- Onun ailesi ile ilgili hiçbir şey bilmiyorum.
For three weeks, he ate nothing at all.
- Üç haftadır, o hiçbir şey yemedi.
Darcy said nothing at all.
- Darcy hiçbir şey söylemedi.
Nothing can be gained without effort.
- Çaba olmadan hiç bir şey kazanılamaz.
There's nothing I can do to help her.
- Ona yardım etmek için yapabileceğim hiç bir şey yok.
Do you ever hear anything about Misako?
- Misako hakkında hiç bir şey duydun mu?
Tom doesn't want to do anything at all.
- Tom hiç bir şey yapmak istemiyor.