tahsi̇s

listen to the pronunciation of tahsi̇s
Turkish - English

Definition of tahsi̇s in Turkish English dictionary

tahsis etmek
assign
tahsis
rectification
tahsis
devotion
tahsis
(Ticaret) apportionment
tahsis
(Kanun) grant
tahsis
appropriate
tahsis
appropriation
tahsis
(Politika, Siyaset) allowance
tahsis
designatio
tahsis
earmarking
tahsis
designation
tahsis
allocation

Allocation of resources can be a difficult task when you have no resources at all. - Eğer hiç kaynağın yoksa kaynakların tahsisi zor bir görev olabilir.

tahsis
allocation, assignment, appropriation, allotment
tahsis
disposition
tahsis
assignment
tahsis edilmiş
assigned
tahsis etmek
devote
tahsis edilen
alloted
tahsis edilen
assigned
tahsis edilen
appropriate
tahsis edilmiş
assignation
tahsis edilmiş
earmarked
tahsis edilmiş kuvvetler
(Askeri) assigned forces
tahsis edilmiş şey
allotment
tahsis etkinliği
(Ticaret) allocative efficiency
tahsis etme
(Kanun) devotion
tahsis etme
(Ticaret) apportioning
tahsis etmek
appropriate for
tahsis etmek
assigned
tahsis etmek
appropriate
tahsis etmek
consecrate
tahsis etmek
(Ticaret) apportion
tahsis etmek
set-aside
tahsis işlemi
assignment
tahsis sözleşmesi
(Kanun) allocation contract
tahsis etmek
dedicate
tahsis etme
allocation
tahsis anlaşması
(Ticaret) allocation agreement
tahsis aracı
(Ticaret) rationing device
tahsis dışı
(Askeri) nonquota
tahsis dışı
(Ticaret) non-quota
tahsis dışı mali kaynaklar
(Askeri) nonappropriated funds
tahsis dışı mali kaynaklar
(Askeri) non appropriated funds
tahsis eden
dedicator
tahsis edilebilir kaynak
(Askeri) allocatable resource
tahsis edilen kota
(Ticaret) quota alloted
tahsis edilen su
water allowance
tahsis edilmek
be destined
tahsis edilmemiş
unappropriated
tahsis edilmemiş
unapplied
tahsis edilmemiş gelir
(Ticaret) unappropriated income
tahsis edilmemiş tür
(Denizbilim) non-allocated species
tahsis edilmeyen bütçe
(Ticaret) non-allocated budget
tahsis edilmiş
dedication
tahsis edilmiş batarya
(Askeri) dedicated battery
tahsis edilmiş bölge mesajı
(Askeri) designated area message
tahsis edilmiş hafıza
assigned memory
tahsis edilmiş saha
(Askeri) actual obligated space
tahsis etmek
to allocate, to allot, to assign, to appropriate (for)
tahsis etmek
(Hukuk) to allocate, to destine to
tahsis etmek
allot
tahsis etmek
to appropriate, allot, or assign (something) to (someone, something), set aside (something) for (someone, something)
tahsis etmek
earmark
tahsis kotası
(Ticaret) allocation quota
tahsis mekanizmaları
(Ticaret) allocative mechanisms
tahsis mektubu
(Ticaret) allotment letter
tahsis olunmayan
unallocatable
tahsis sahibi
(Ticaret) allottee
tahsis sahibi
(Ticaret) allotee
tahsis sarf süresi
(Askeri) appropriation period
tahsis talebi
(Askeri) allocation request
tahsis, tahsisat
(Hukuk) allocation, allowance
tahsis/tayin etmek
(Hukuk) to assign
depo tahsis etmek
(Elektrik, Elektronik) allocate
tahsis
allot

Allot the money for R&D. - Parayı R&D için tahsis et.

tahsis
allotted to
Yabancı Tarım Ofisleri (USDA); frekans tahsis alt komitesi; denizde yakıt ikmali
(Askeri) Foreign Agricultural Service (USDA); frequency assignment subcommittee; fueling at sea; functional account symbol
ayırmak /tahsis etmek
(Hukuk) (ödenek) to appropriate
deniz hava tesisi; tahsis edilmemiş fonlar; sıra numarası verilmiş hava kuvveti
(Askeri) naval air facility; nonappropriated funds; numbered air force
doğrudan tahsis
direct allocation
en son tahsis edilen irtifa
(Havacılık) last assigned altitude
hava trafik kontrolü tahsis edilmiş hava sahası
(Askeri) air traffic control assigned airspace
ilk tahsis istasyonu
(Askeri) station of initial assignment
kanal yeniden tahsis fonksiyonu
(Askeri) channel reassignment function
kota tahsis talebi
(Ticaret) qouta allocation demand
kredi tahsis
(Ticaret) credit granting
mali tahsis
(Ticaret) financial allocation
müşterek hedef tahsis paketi; müşterek eğitim timi
(Askeri) joint targeting toolbox; joint training team
rastgele tahsis
(Pisikoloji, Ruhbilim) random assignment
tahsis
{i} allotment
telsiz frekans tahsis yetkisi; sınırlı ateş bölgesi
(Askeri) radio frequency authorization; restrictive fire area
İdare Başkanı Yardımcısı (CIA); tahsis edilmiş geliştirme faaliyeti
(Askeri) Deputy Director for Administration (CIA); designated development activity
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) Rağbet ettirmek. Meylettirmek, yöneltmek
tahsis
(Osmanlı Dönemi) bir kimseye ve bir şeye âit kılma; bir şeye veya bir kimseye bir özellik kazandırma
tahsis
Bir şeyi bir kimseye veya bir yere ayırma
tahsis etmek
Ayırmak, özgülemek
ADEMİ TAHSİS
(Hukuk) Tahsis etmeme, özgülememe
tahsi̇s
Favorites