fraidy

listen to the pronunciation of fraidy
English - Turkish

Definition of fraidy in English Turkish dictionary

cowardly
{s} ödlek
afraid
{s} korkan

Hata yapmaktan korkan kişiler İngilizce konuşmada gelişme kaydedemez. - People who are afraid of making mistakes will make no progress in English conversation.

Korkan tek kişi sen değilsin. - You're not the only one who's afraid.

cowardly
korkakça

Bu korkakçaydı, üzgünüm. - It was cowardly, and I'm sorry.

cowardly
cesaretsiz

Tom utangaç ve cesaretsizdir. - Tom is shy and cowardly.

cowardly
yüreksiz
cowardly
kansız
cowardly
namertçe
afraid
korkmuş

Büyük köpekten korkmuşlar. - They were afraid of the big dog.

O korkmuş hissetmeye başladı. - He began to feel afraid.

afraid
korkar

Nancy köpeklerden korkar. - Nancy is afraid of dogs.

Korkarım yanlış bir numara çevirdiniz. - I'm afraid you have dialed a wrong number.

cowardly
{s} alçak
cowardly
{s} namert
cowardly
alçakça
cowardly
yüreksizce
cowardly
{s} korkak

Bu korkakçaydı, üzgünüm. - It was cowardly, and I'm sorry.

Köpek ne kadar küçük ve korkaksa, o kadar kızgın havlar. - The smaller and cowardly the dog, the angrier it barks.

English - English