الإنجليزية - التركية
تعريف fraidy في الإنجليزية التركية القاموس.
- cowardly
- {s} ödlek
- afraid
- {s} korkan
Örümceklerden korkan insanlar var.
-There are people who are afraid of spiders.
Korkan tek kişi sen değilsin.
-You're not the only one who's afraid.
- cowardly
- korkakça
Bu korkakçaydı, üzgünüm.
-It was cowardly, and I'm sorry.
- cowardly
- cesaretsiz
Tom utangaç ve cesaretsizdir.
-Tom is shy and cowardly.
- cowardly
- yüreksiz
- cowardly
- kansız
- cowardly
- namertçe
- afraid
- korkmuş
Başarısız olmandan korkmuştum.
-I was afraid that you had failed.
O, çok korkmuş görünüyor.
-She looks very much afraid.
- afraid
- korkar
Yaşlı insanlar sık sık yeni şeyleri denemekten korkarlar.
-Older people are often afraid of trying new things.
O, karanlıktan çok korkar.
-She is very afraid of the dark.
- cowardly
- {s} alçak
- cowardly
- {s} namert
- cowardly
- alçakça
- cowardly
- yüreksizce
- cowardly
- {s} korkak
Köpek ne kadar küçük ve korkaksa, o kadar kızgın havlar.
-The smaller and cowardly the dog, the angrier it barks.
Bu korkakçaydı, üzgünüm.
-It was cowardly, and I'm sorry.
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف fraidy في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- afraid
- cowardly
- fraidy cat
- A coward
- fraidy cats
- plural form of fraidy cat
- fraidy-cat
- A coward; a person who is easily frightened