Limon ekşi bir meyvedir.
- The lemon is a sour fruit.
Bu limonlar çok taze.
- These lemons are fresh.
Bir ananas suyu, bir limonlu çay, bir bira ve bir bardak kırmızı şarap.
- A pineapple juice, a tea with lemon, a beer, and a glass of red wine.
Bu limonlu bademli kurabiyeler enfes.
- These lemon-almond cookies are excellent.
Biraz limonata almak ister misin?
- Would you like to buy some lemonade?
Tom limonatasından bir yudum aldı.
- Tom took a sip of lemonade.
Tom kız kardeşine bir parça kek kesti.
- Tom cut his sister a piece of cake.
Benim bir zarfa, bir parça kağıda ve kurşun kaleme ya da bir dolma kaleme ihtiyacım var.
- I need an envelope, a piece of paper, and a pencil or a pen.