eşleme teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- pairing; synchronization senkronizasyon
- cin. synchronization
- coupling
- mapping
- (Hayvan Bilim, Zooloji) mating
- (Tıp) replicate
- match
- synchronization
- {i} matching
- eşlemek
- {f} match
- eşleme ayırıcı
- synchronizing separator
- eşleme motor
- synchronous motor
- eşleme sinyali
- synchronizing pulse
- eşle
- {f} map
- birebir eşleme
- (Matematik) one-to-one correspondence
- dizgi eşleme
- string matching
- eşlemek
- (Sinema) synchronize
- eşle
- {f} matched
Layla's personality on the phone totally matched her personality in real life.
- Leyla'nın telefondaki kişiliği, gerçek hayattaki kişiliğiyle tamamen eşleşti.
You and I are evenly matched.
- Sen ve ben başa baş eşleştik.
- eşle
- {f} matching
I'm thinking of matching you against Yoshida in the race.
- Seni yarışta Yoshida'ya karşı eşleştirmeyi düşünüyorum.
Tom and Mary got matching tattoos.
- Tom ve Mary'nin eşleşen dövmeleri var.
- eşle
- {f} match
The cushions on the sofa don't match those on the armchairs.
- Kanepedeki minderler koltuklardakilerle eşleşmiyor.
The email is not registered, or the password does not match.
- E-posta kayıtlı değil ya da şifre eşleşmiyor.
- eşle
- {f} mapping
- eşle
- {f} paired
The boys and girls paired off for the dance.
- Erkekler ve kızlar dans için eşleştiler.
This is why Tatoeba is multilingual. But not that kind of multilingual. Not the kind where languages are simply being paired up together, and where some pairs are left behind.
- Tatoeba'nın çok dilli olmasının nedeni budur. Fakat o tür çok dilli değil. Dillerin sadece birlikte eşleştirildiği ve bazı çiftlerin geride bırakıldığı tür değil.
- eşle
- {f} pairing
- analog eşleme
- (Pisikoloji, Ruhbilim) analogical mapping
- bellek eşleme
- (Bilgisayar) memory mapping
- empedans eşleme
- impedance matching
- eşle
- {f} pair
The boys and girls paired off for the dance.
- Erkekler ve kızlar dans için eşleştiler.
This is why Tatoeba is multilingual. But not that kind of multilingual. Not the kind where languages are simply being paired up together, and where some pairs are left behind.
- Tatoeba'nın çok dilli olmasının nedeni budur. Fakat o tür çok dilli değil. Dillerin sadece birlikte eşleştirildiği ve bazı çiftlerin geride bırakıldığı tür değil.
- eşlemek
- to pair, match
- eşlemek
- to pair, to match; (film) to synchronize
- eşlemek
- map
- eşlemek
- mate
- eşlemek
- pair
- eşlemek
- cin. to synchronize
- frekans eşleme
- (Pisikoloji, Ruhbilim) frequency matching
- prototip eşleme teorisi
- (Pisikoloji, Ruhbilim) prototype-matching theory
- ses ve görüntüyü eşleme
- synchronization
- sonradan eşleme
- postscoring, postsynch
