cinsiyetsiz

listen to the pronunciation of cinsiyetsiz
Türkisch - Englisch
nonsexual
agamic
asexual
neuter
(Para) ungendered
unsexed
{s} sexless
epicene
sex
cinsiyet
sex

Mrs Cockburn concealed her name lest the knowledge of her sex and youth should produce a prejudice against her work. - Gençlik ve cinsiyetiyle ilgili bilgi işine karşı bir ön yargıya sebep olmasın diye Bayan Cockburn adını gizledi.

German men are sexist. - Alman erkekleri cinsiyetçidir.

cinsiyetsiz hayvan
(Biyoloji) neuter
cinsiyetsiz bir biçimde
sexlessly
cinsiyetsiz biçimde
asexually
cinsiyet
(Hukuk) gender

Be careful interpreting indirect translations. Genders may have changed. - Dolaylı çevirileri yorumlarken dikkatli ol. Cinsiyetler değişmiş olabilir.

Discrimination on the basis of gender is prohibited. - Cinsiyet temelli ayrımcılık yasaklanmıştır.

cinsiyet
sexuality

You can't change your sexuality. - Cinsiyetini değiştiremezsin.

cinsiyet
sex; sexuality
cinsiyet
sex, sexuality
süngerlerde cinsiyetsiz üretken kısım
gemmule
Türkisch - Türkisch

Definition von cinsiyetsiz im Türkisch Türkisch wörterbuch

Cinsiyet
cinslik
Cinsiyet
seks
Cinsiyet
eşey
CİNSİYET
(Osmanlı Dönemi) Bir cins ile alâkalı olma
CİNSİYET
(Osmanlı Dönemi) Bir kavim ve kabileye mensub olma
cinsiyet
Bireye, üreme işinde ayrı bir rol veren ve erkekle dişiyi ayırt ettiren özel bir yaratılış, eşey, cinslik, seks: "Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce ve benzeri sebeplerle ayrım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir."- Anayasa
cinsiyet
Bireye, üreme işinde ayrı bir rol veren ve erkekle dişiyi ayırt ettiren özel bir yaratılış, eşey, cinslik, seks
cinsiyetsiz
Favoriten