التركية - الإنجليزية
تعريف uzun; uzun boylu في التركية الإنجليزية القاموس.
- uzun boylu
- tall
You are taller than she.
-Sen ondan daha uzun boylusun.
The tall man wore a pink carnation in his lapel.
-Uzun boylu adam, yakasına pembe bir karanfil takmıştı.
- uzun boylu ve zayıf
- gangling
- uzun boylu
- tali
- -uzun boylu
- -Tall
- aceleci ve uzun boylu adam
- impatient and the tall man
- uzun boylu
- 1. tall (person). 2. at length; in detail
- uzun boylu kimse
- six footer
- uzun boylu ve ince
- lank
- uzun boylu ve kıvrak kimse
- corn stalk
- uzun boylu ve yakışıklı
- clean limbed
- zayıf ve uzun boylu
- lank
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف uzun; uzun boylu في التركية التركية القاموس.
- uzun boylu
- Boyu uzun olan
- uzun boylu
- Derinlemesine, ayrıntılarıyla
- uzun boylu
- Uzun süre
المصطلحات ذات الصلة
uzun; uzun boylu
الواصلة
u·zun; u·zun boy·luالنطق
Resimler
السابق
المفضلات