Tom'un Japonca öğrenmesi gerek, çünkü önümüzdeki yıl Japonya'ya gidecek.
- Tom needs to learn Japanese, since he's going to Japan next year.
O var, ama bu tabudur ve kimse bahsetmek istemez, çünkü ona bir isim vermeye gerek yoktur.
- It exists, but since it's taboo and nobody talks about it, there's no need to give it a name.
Onun geçen aydan beri hasta olduğunu duydum.
- I hear he has been ill since last month.
Buraya taşındığımızdan beri beş yıl geçti.
- It is five years since we moved here.
Mademki buradasın, akşam yemeği yesen iyi olur.
- Since you're here, you had better eat dinner.
Madem yolu biliyorsun, bize yol göster.
- Lead us, since you know the road.
O zamandan beri onu görmedim.
- I haven't seen her since then.
Tom üç yıl önce Japonya'ya geldi ve o zamandan beri burada yaşamaktadır..
- Tom came to Japan three years ago and has been living here ever since then.
İlk yarıyıldan bu yana notlarım düzeldi.
- My grades have improved since first semester.
Son kezden bu yana o çok değişti.
- He changed a lot since the last time.
O kitap bir film olalı beş yıl geçti.
- It's been five years since that book was made into a movie.
Kaza olalı bir yılı geçti.
- It's been over a year since the accident.
Hazır olmadığı için onsuz gittik.
- We went without him since he wasn't ready.
Büyükannemi ziyaret edeli uzun zaman oldu.
- It's been a long time since I visited my grandmother.
Babam vefat edeli on yıl oldu.
- It has been ten years since my father passed away.
Liseden mezun olduğundan beri hiçbir şey yapmadı.
- He hasn't been doing anything since he graduated from high school.
Tom üniversiteden mezun olduğundan beri bir çevirmen olarak çalışmaktadır.
- Tom has been working as a translator ever since he graduated from college.
Yağmur durduktan sonra, yürüyüş için dışarı çıktı.
- Since it stopped raining, he went out for a walk.
Kocam hasta olduktan sonra 20 kilo kadar verdi ve şu anda pantolonu bol geliyor.
- Since my husband became sick he's lost as much as 20 kilograms and his pants are now baggy.
Meşgul olduğundan dolayı, seni karşılayamaz.
- Since he's busy, he can't meet you.
Mac bir yabani at almak istediğinden dolayı para biriktiriyor.
- Since Mac wants to buy a new Mustang, he is saving money.
Mademki artık bir akıllı telefonun var, istediğin zaman benimle facebook'ta sohbet edebilirsin.
- Since you have a smartphone now, you can chat with me on Facebook any time.
Mademki öyle söylüyor, o doğru olmalı.
- Since he says so, it must be true.
Tom ondan sonra özür diledi.
- Tom has since apologized.
Madem ki projende bir hata yaptın, sıfırdan başlamak zorundasın.
- Since you made a mistake in your project, you have to start over from scratch.
Madem ki paran var, neden Kia'nın yerine BMW almıyorsun?
- Since you have money, why not get the BMW instead of the Kia?
1988' den beri Tom'u görmedim.
- I haven't seen Tom since 1988.
Ben altı aylıkken den beri biz arkadaşız.
- We've been friends since I was 6 months old.
Yağmur yağdığı için evde kaldık.
- Since it was raining, we stayed at home.
Lojban'ın geliştirilmesinde, dili ilk aşamasından beri tarafsız tutmak için çabalar tutarlı olarak yapılmıştır.
- In the development of Lojban, efforts were consistently made since the initial phase to keep the language culturally neutral.
Twitter hesabım spamden dolayı askıya alındı.
- My Twitter account is suspended because of spamming.
Japonya'nın dış yardımları yurttaki ekonomik yavaşlamadan dolayı kısmen azalıyor.
- Japan's foreign aid is decreasing in part because of an economic slowdown at home.
Bir taksi çağırdım çünkü yağmur yağıyordu.
- I called a cab, because it was raining.
Mutlu olmaya karar verdim çünkü sağlığım için iyi.
- I decided to be happy because it's good for my health.
Öğrenciler televizyon ve çizgi roman yüzünden, çok kitap okumazlar.
- Students don't read many books because of TV and comics.
Oyuncuların çoğu grip yüzünden keyifsiz oldukları için koç oyunu iptal etti.
- The coach called off the game because many of the players were down with the flu.
O zamandan beri yurt dışında kalmaktadır.
- She has remained abroad ever since.
Biz o zamandan beri arkadaşız.
- We've been friends ever since.
Tom üç yıl önce Japonya'ya geldi ve o zamandan beri burada yaşamaktadır..
- Tom came to Japan three years ago and has been living here ever since then.
Tom o zamandan beri Mary'yi görmedi.
- Tom hasn't seen Mary since then.
Çok uzun zamandır buradayım.
- It's been so long since I've been here.
Kuyu uzun zamandır kurudu.
- The well has long since dried up.
Since you didn't call, we left without you.
Because the personal computer here cannot change the system, nothing can be done.
- Since the computer here can't change the system, I can't do anything.
I have loved you since I first met you.
I had seen him previously, but hadn't seen him since.
I have known her since last year.
The moon is made of green cheese. ''Since when?.
Since when do I need your permission?.
I started smoking last year and have been coughing ever since.
The people have been rejoicing ever since the election.
Inventors all come in claiming their creation is the greatest thing since sliced bread, but most patents never make money.
I don't know why he asked me to do that, when I had long since finished it.
... are the biggest blasts in the universe since the Big Bang, ...
... And since I've been here, I've had ...