Yıllar önce bu ilke yaygın olarak tanınmıştır.
- Years ago this principle was widely recognized.
O, konu üzerine tanınmış bir otoritedir.
- He is a recognized authority on the subject.
O dilbilim uzmanı olarak tanınmaktadır.
- She is recognized to be an expert on linguistics.
Girişimleriniz sayesinde basın tarafından ilerici ve ileriye dönük düşünce kuruluşu olarak tanınmaktayız.
- Thanks to your initiatives we've been recognized as a progressive and forward-thinking enterprise by the press.
Herkes onu görkemli bir piyanist olarak tanıdı.
- Everyone recognized him as a brilliant pianist.
O kadar yoğun yandı ki çocukları onu artık tanımadı.
- She was burned so extensively that her children no longer recognized her.
Tom Mary'yi oldukça iyi açıkladı, bu yüzden onu görünce onu tanımak kolaydı.
- Tom described Mary quite well, so it was easy to recognize her when I saw her.
Birinin bilgisinin sınırlarını tanımak önemlidir.
- It is important to recognize the limits of one's knowledge.
Başkalarının hatalarını fark etmek kendi hatlarımızı farketmekten daha kolaydır.
- It's easier to recognize other people's mistakes than our own.
Başarısızlığının farkına varmalısın.
- You must recognize your failure.
Well-recognized problems of topical timolol identified from other studies include cardiac failure and bradycardia.
The US and a number of EU countries are expected to recognize Kosovo on Monday.
... can get recognized. Do you have any advice for young aspiring musicians? ...
... request would be recognized. The standard response to a request from an ...