الإنجليزية - التركية
تعريف having links (between modules, records etc) في الإنجليزية التركية القاموس.
- linked
- (Bilgisayar) bağlı
Nişasta bozulması bir Sirkadyen saate bağlıdır.
-Starch degradation is linked to a Circadian clock.
Sanık hakim ile romantik biçimde bağlıydı.
-The accused was romantically linked with the judge.
- linked
- bağlanmış
- linked
- (Bilgisayar) bağlandı
Tom bloğundan benim siteme bağlandı.
-Tom linked to my website from his blog.
- linked
- (Bilgisayar) bağlantılı
Olaylar yakından bağlantılı idi.
-The events were closely linked.
Bu cümleler doğrudan doğruya bağlantılı değildir.
-These sentences are not directly linked.
- linked
- halkalı
- linked
- (Bilgisayar) bağlanan
- linked
- {f} bağla
Olaylar yakından bağlantılı idi.
-The events were closely linked.
Bu cümleler doğrudan doğruya bağlantılı değildir.
-These sentences are not directly linked.
- linked
- {s} bağımlı
- linked
- {f} bağla: adj.bağlanmış
- linked
- {f} bağla: adj.bağlı
- linked
- {s} tabi
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف having links (between modules, records etc) في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- linked
having links (between modules, records etc)
الواصلة
ha·ving links (between modules, records etc)Resimler
المفضلات