an unintended event such as a collision that causes damage or death

İngilizce - Türkçe

an unintended event such as a collision that causes damage or death teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

accident

{i} kaza

O çalışırken bir kaza yaptı. - She had an accident while working.

O çalışırken bir kaza yaptı. - While working, he had an accident.

accident

{i} kaza (kötü olay)

accident

{i} rastlantı

Petrolün keşfi şanslı bir rastlantıydı. - The discovery of oil was a lucky accident.

Bu keşif tamamen rastlantıydı. - That discovery was quite accidental.

accident

(Bilgisayar,Teknik) ilinek

accident

kazara

Kazara Jane ile karşılaştım. - I met Jane by accident.

Tom havuçları dilimlerken kazara elini kesti. - Tom accidentally cut his hand when he was slicing carrots.

accident

raslantı

Karşılaşmamız oldukça raslantıydı. - Our meeting was quite accidental.

accident

{i} tesadüf

Tesadüfen onunla karşılaştım. - I met her by accident.

Savaş tesadüfen patlak vermedi. - The war didn't break out by accident.

accident

{i} beklenmedik olay

accident

{i} araz

accident

(Tıp) Arıza, araz, aksidan

accident

{i} (Felsefe) ilinek, araz

İngilizce - İngilizce

an unintended event such as a collision that causes damage or death teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

accident

My insurance is expensive now, mostly because of those two accidents.

Heceleme

an un·in·tend·ed e·vent such as a col·li·sion that causes dam·age or death

Türkçe nasıl söylenir

ın ʌnîntendîd ivent sʌç äz ı kılîjın dhıt kôzîz dämıc ır deth

Telaffuz

/ən ˌənənˈtendəd ēˈvent ˈsəʧ ˈaz ə kəˈləᴢʜən ᴛʜət ˈkôzəz ˈdaməʤ ər ˈdeᴛʜ/ /ən ˌʌnɪnˈtɛndɪd iːˈvɛnt ˈsʌʧ ˈæz ə kəˈlɪʒən ðət ˈkɔːzɪz ˈdæməʤ ɜr ˈdɛθ/