yıkatma

listen to the pronunciation of yıkatma
Türkçe - İngilizce

yıkatma teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı

yıka
{f} washing

Washing the car took longer than we expected. - Arabayı yıkamak beklediğimizden daha uzun zaman aldı.

Can you help me with the washing up? - Bulaşık yıkamada bana yardımcı olabilir misin?

yıka
lave
yıka
{f} washed

Mary is really great. She cooked a wonderful meal for me and even washed the dishes herself. - Mary gerçekten harika. O benim için harika bir yemek pişirdi ve bulaşıkları bile kendisi yıkadı.

Everybody washed in the kitchen. - Herkes mutfakta yıkandı.

yıka
{f} wash

While doing the wash she found a condom in the back pocket of her son's pants. - Çamaşır yıkarken oğlunun pantolonunun arka cebinde bir prezervatif buldu.

Wash the quinces thoroughly. - Ayvaları iyice yıkayın.

yıkatmak
to have (someone) wash, bathe, or Brit. bath (someone, something); to have (someone) lave or launder (something)
yıkatmak
to have (someone) develop (film)
yıkatmak
have washed
Türkçe - Türkçe
Yıkatmak işi
yıkatmak
Yıkamak işini yaptırmak