Cidden boşanmayı düşünüyor musunuz?
- Are you seriously thinking about getting a divorce?
Onun tarihsel ayrıntılar hakkında büyük bir bilgi deposu var fakat hayatta onun bir işe yaradığından cidden süphe duyuyorum.
- He has a great storehouse of knowledge about historical details but I seriously doubt that's of any use in life.
Gitmeyi ciddi olarak düşünüyor musun?
- Are you seriously thinking about going?
Boşanmayı ciddi olarak düşünüyor musun?
- Are you seriously thinking about divorce?
Tom neden önerimizi ciddiyetle kabul etmedi?
- Why wouldn't Tom take our offer seriously?
Eşyaları biraz daha ciddi bir şekilde al.
- Take things a little more seriously.
Sınavı geçmek istiyorsanız, ciddi bir şekilde çalışmalısınız.
- You should study seriously if you want to pass the exam.
Barney ağır şekilde yaralandı.
- Barney was wounded seriously.
O ağır yaralı değildi.
- She was not seriously injured.
Benim evcil köpeğim ağır hastaydı.
- My pet dog was seriously ill.
Now, seriously, why did the chicken cross the road?.