to unite or associate with another or with others

İngilizce - Türkçe

to unite or associate with another or with others teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

colleague

mesai arkadaşı

colleague

{i} iş arkadaşı

O ,emekli olduğu zaman iş arkadaşı ona bir hediye aldı. - His colleagues gave him a present when he retired.

İş arkadaşım ve kocasının ikisi de Amerikalı. - My colleague and her husband are both American.

colleague

görevdaş

colleague

(Politika, Siyaset) siyasal olarak muadil

colleague

meslektaş

Tom ve Mary her ikisi de benim meslektaşlarım. - Tom and Mary are both colleagues of mine.

Kocası Fransız olan meslektaşım Paris'e gitti. - The colleague whose husband is French has left for Paris.

colleague

arkadaş

Git ve iş arkadaşımla konuş. - Go and speak to my colleague.

Onun yeni fikirleri daha tutucu iş arkadaşlarıyla sık sık başını derde sokuyor. - Her novel ideas are time and again getting her into trouble with her more conservative colleagues.

colleague

görevdeş

İngilizce - İngilizce

to unite or associate with another or with others teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

colleague

Heceleme

to u·nite or as·so·ci·ate with an·oth·er or with others

Türkçe nasıl söylenir

tı yunayt ır ısōsiıt wîdh ınʌdhır ır wîdh ʌdhırz

Telaffuz

/tə ˈyo͞oˌnīt ər əˈsōsēət wəᴛʜ əˈnəᴛʜər ər wəᴛʜ ˈəᴛʜərz/ /tə ˈjuːˌnaɪt ɜr əˈsoʊsiːət wɪð əˈnʌðɜr ɜr wɪð ˈʌðɜrz/