Öç alma hakkım vardı.
 - I had the right to take revenge.
Sami öç alma peşindeydi.
 - Sami was out for revenge.
Felsefe, hakikatten intikam alma sanatıdır.
 - Philosophy is the art of taking revenge on reality.
Ben intikam almak için ne gerekiyorsa yapacağım.
 - I will do whatever it takes to have my revenge.
O, arkadaşının ölümünün intikamını almak için yemin etti.
 - He vowed to avenge his friend's death.
Dan karısının ölümünün intikamını almak istiyordu.
 - Dan wanted to avenge the death of his wife.