Yarın İngiltere'nin güneyinde yağmur yağacak.
 - Tomorrow it will rain in the south of England.
Eğer yarın yağmur yağarsa, bütün gün evde kalacağım.
 - If it rains tomorrow, I will stay at home all day.
Bence yarın yağmur yağmayacak.
 - I think it won't rain tomorrow.
Yağmur nedeniyle toplantı iptal edildi.
 - The meeting was canceled because of the rain.
Tekrar yağmur yağdırmak için kaç tane kurbanlık kuzuya ihtiyacımız var?
 - How many sacrificial lambs do we need to bring the rain back?
The boxer rained punches on his opponent's head.